Sürdürülebilirlik Performansı

Sürdürülebilirlik Performansı

Ölçülebilen performans iyileştirilebilir. Çevresel, sosyal ve yönetişime ilişkin kritik performans sonuçlarının paylaşılması, şirketin sürdürülebilirlik hedeflerine yönelik attığı adımları gösterir. Böylelikle, diğer paydaşların şirketin sürdürülebilir değer yaratmasına dair olan duyduğu güveni artar. Bunun yanı sıra sonuçları paylaşmak, diğer şirketlerle karşılaştırmalı değerlendirme yapma fırsatı oluşturarak öğrenme hızını artırır.

Hem şirket hem de şirketin paydaşları için şeffaflık, hesap verebilirliği beraberinde getirir. Çevresel, sosyal ve yönetişim ile ilgili sonuçların daha şeffaf raporlanması, şirketin sürdürülebilirlik konusunda gösterdiği faaliyetleri daha iyi paylaşmasını ve böylelikle şirkete duyulan güveni artırır. Bu da paydaşlarını sürdürülebilirlik hedeflerine katkıda bulunmaya teşvik eder. İklim değişikliği gibi sürdürülebilirlikle ilgili önemli sorunları ele almak için birçok paydaş grubunun uzun vadede iş birliği halinde olması gerekir. Bu iş birliğinin etkili ve uzun ömürlü olması için de paydaşlar arasında güvenin temini esastır.

Öneriler

  1. 1Çevresel, sosyal ve yönetişim ile ilgili kilit performans göstergeleri ve SMART (Spesifik, ölçülebilir, kabul edilen, gerçekçi, zamana bağlı) hedefler belirlemek: Belirlenen gösterge ve hedefler, sürdürülebilirlik performansını artırmak için gerekenlerle aynı doğrultuda olmalıdır. Sınıfının en iyisi olan şirketler; çevresel, sosyal ve yönetişim ile ilgili ölçütlerini finansal ölçütlerine entegre edip bu ölçütlere göre performanslarını paylaşarak sürdürülebilirlik performanslarının bütünsel bir görünümünü ortaya koyuyor. (Ör: Puma, Marks & Spencer)
  2. 2Ölçülen performans iyileştirilebilir: Sürdürülebilirlik hedefleri belirlenmeli ve çevresel, sosyal ve yönetişim ile ilgili sonuçlar takip edilerek raporlanmalıdır. Hedefler; yüksek performansı teşvik edecek zorlukta, güncel, anlamlı ve ölçülebilir olmalıdır. Yatırımcıların çevresel, sosyal ve yönetişim ile ilgili performansı değerlendirebilmesi için şirketler hem geçmiş sonuçları hem de geleceğe dair hedeflerini raporlamalıdır. (Ör: Caterpillar, Gap Inc, Hikma Pharmaceuticals)
  3. 3Açıkları kapatmak için sonuçları ve gelişmeye yönelik uygulamaları paylaşmak: İyi uygulama örneklerinden öğrenmek, sürdürülebilirlik performansını iyileştirmek için karşılaştırmalı değerlendirmeler raporlanmalıdır.
  4. 4Tüm çalışanları, coğrafyaları ve tedarik zincirini kapsamak: Tedarik zincirine yönelik kilit performans göstergeleri tanımlanmalı, hedefler belirlenmeli ve sonuçlar ölçülerek raporlanmalıdır. Sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmak, tüm paydaşların aynı yönde ilerleyerek etki alanını güçlendirmelerini gerektirir. (Ör: Associated British Foods, Newmont Mining, General Mills)
  5. 5Hem şirketi hem de içinde bulunulan ekosistemi (çevre, toplum, ortaklıklar) yönetmek: Şirketler, faaliyet gösterdikleri ekosistem ve toplumun gelişimin yönelik sorumluluk üstlenmelidir. Sürdürülebilirlik ancak paydalar arasında iş birliği ve birlikte hareket etme ile sağlanabilir. (Ör: Gap Inc)
  6. 6İşlerin yürütülme biçiminde anlamlı bir değişim yaratmak için etki odaklı iş birliği ve ortaklıklar gerçekleştirmek.
  7. 7Maddi olmayan kavramları (şirket kültürü, insan kaynakları, çeşitlilik, kapsayıcılık vb.) ölçmek için güvenilir ve tutarlı göstergeler geliştirmek: Raporlama standartları tutarlı olduğu sürece veriler, farklı alanlardaki performansı ölçmek ve kıyaslamak için kullanışlı ve karşılaştırılabilir nitelikte olur. Şu anda çevre ile ilgili konulardan biyoçeşitlilik ve tehlikeli maddeler; toplum ile ilgili konulardan insan hakları ve çeşitlilik; yönetişim ile ilgili konulardan ise yolsuzlukla mücadele ve etik dâhil olmak üzere uyumluluk ölçütlerinin raporlanmasında daha tutarlı olunması gerekmektedir.
  8. 8Entegre bir raporlama çerçevesi geliştirmek (sürdürülebilirlik veri, metodoloji ve ölçütlerinin standart hâle getirmek) için iş birliği yapmak: Yatırımcılar; finansal önemlilik, tutarlılık (karşılaştırılabilirlik, standartların uyumluluğu) ve güvenilirlik (titiz denetim) ister. Raporlama çerçevelerinin daha da basitleştirilmesi, şirketler arası karşılaştırılabilirliği sağlamak ve yapılan karşılaştırmanın daha kolay anlaşılması için gereklidir. Bu anlama kolaylığı sayesinde karşılaştırma sonuçları, karar verme sürecinde veri olarak kullanılabilir. Raporlamada basitleşmeye gidilmesi, süreci zaman ve para bakımından da daha verimli kılacaktır.
  9. 9Önemli olan unsurları tanımlamak için sektör içi iş birliğine gitmek ve ölçüm ile raporlama sistemlerine yatırım yapmak: Sürdürülebilirlik raporlamasının etkili olması için farklı paydaşlar için nelerin önemli olduğu tanımlanmalı ve raporlama ona göre yapılmalıdır. Sektör içi ortaklıklar, sektör için önemli olan ölçütleri şirketlere daha görünür kılabilir. Ayrıca bu tür ortaklıklar, katılan şirketlerin performans ölçüm yöntemi geliştirmek için ihtiyaç duydukları ücretten tasarruf etmelerine de yardımcı olabilir. Raporlama standartlarında tutarlılığın artırılması, en azından aynı sektör içinde veya ilgili sektörler arasında teşvik edilmelidir. Böylece henüz raporlama sistemine sahip olmayan şirketlerin raporlama uygulamalarını benimsemesi hızlanır.
  10. 10Ölçütlerin değeri ve karar verme süreçlerine yararı hakkında geri bildirim yapmak: Yatırımcılar, karar verme süreçlerinde en önemli etkiye sahip girdileri ve bunların süreçlere faydasını bildirmelidir.

Bulgular

Sürdürülebilirlik Performansı

Sürdürülebilirlik performans değerlendirmesi, şirket politikaları ve ilkelerinin hayata geçirilmesini ve açıklanan performansın çevre, sosyal ve yönetişim boyutlarıyla, tüm coğrafyalar, çalışan grupları, tedarik zinciri ve ürün yaşam döngüsü dâhil tüm alanları kapsamalıdır. Uygulamaların kapsamını değerlendirmek için şirketlerin kilit performans göstergeleri arasından kapsamlı sürdürülebilirlik performans raporlama örnekleri aradık.

Table 11: Sustainability Governance Performance
  • Küresel Sürdürülebilirlik Liderleri; çevresel, sosyal ve yönetişim ile ilgili konuları şirket politikaları, kilit performans göstergeleri ve sonuçlarına başarıyla entegre etmesine rağmen hâlâ gelişime açık noktalar bulunmaktadır. Araştırmamızda, şirketlerin çevresel, sosyal ve yönetişim ile ilgili belirli kategorilere yönelik şirket politikası, kilit performans göstergesi, hedef, sonuç paylaşımı ve sonuç değerlendirmesi ortaya koyup koymadığını değerlendirdik. Bulgularımıza göre Küresel Sürdürülebilirlik Liderlerinin %85’i çevresel, %82’si sosyal, %74’ü ise yönetişim ile ilgili konularda düzenli raporlama yapmaktadır.
  • Çevre ile ilgili tutarlı biçimde raporlanan konular İklim Değişikliği ve Enerji. Bununla birlikte, Sorumlu Kaynak Kullanımı, Tehlikeli Maddeler ve Biyoçeşitlilik konularının daha tutarlı bir biçimde raporlanması için ciddi ilerleme kaydedilmesi gerekmektedir.
  • Atık ve Paketleme ile Su konularında açıklanan politikalar ve belirlenen hedefler arasındaki açık fazla.
  • Sosyal sürdürülebilirlik performansını tutarlı olarak raporlayan şirketler, genelde İş sağlığı ve Güvenliği alanındaki ölçütlere odaklanmaktadır. Neredeyse tüm şirketlerin Çeşitlilik ve Kapsayıcılık ile İnsan Hakları konularında politikaları ve sonuç paylaşımları olmasına rağmen bu kategorilerde hedef belirleme noktasında daha fazla ilerleme kaydedilebilir.
  • Yönetişim ile ilgili alanlarda hedef belirleme ve sonuç değerlendirme açısından gelişime açık noktalar bulunuyor. Şirketlerin %65’i yönetici ücret ve primleri, %21’i yönetim kurulunda çeşitlilik, yalnızca %10’u ise uyumluluk (etik, yolsuzlukla mücadele vb.) alanlarında düzenli raporlama yapmaktadır.
Table 15: Environmental Targets by Sector Country and Standards

Çevresel Hedefler

  • Otomotiv, Kimya, Tüketim Ürünleri, Gıda ve Makine ve Ekipman sektörlerindeki şirketin %90’dan fazlası çevre ile ilgili hedefler belirliyor. Enerji Hizmetleri, %60 ile hedef belirlemede en düşük orana sahiptir. Hindistan ve Çin hariç dünyadaki tüm ülkelerden şirketlerin %90’ından fazlası çevre ile ilgili hedeflerini açıklanmaktadır.
  • Örneklem kümemizde Tüketim Ürünleri ve Gıda sektörlerindeki şirketlerin tümü, çevre ile ilgili hedeflerini raporlarken hedef, kapsam ve derinlik belirlemektedir. Söz konusu şirketlerin %90’ından fazlası, bu belirleme sürecini 5’ten fazla alanda gerçekleşmektedir.
  • İklim Değişikliği: Kimya ve Gıda sektörlerinde en yüksek oranda bu hedefe ulaşıldı. Ülkeler bazında Almanya, Güney Afrika, Türkiye ve İngiltere hedefe %90’ın üstünde bir oranda ulaşırken %64 ile Çin ve %70 ile Hindistan geride kalmıştır. Hedefe ulaşma oranı, Entegre Raporlama (%86) için diğer raporlama standartlarından (%90’dan fazla) daha düşük seyretmektedir.
  • Enerji: Gıda, Tüketim Ürünleri ve Kimya sektörlerinde en yüksek oranda ulaşılan bu hedef, tüm sektörler ve ülkeler için orta düzeyde seyrediyor. Oran, ülkelerde Türkiye ve Almanya’da, standartlarda ise UNGC’de en yüksek.
  • Su: Tüketim Ürünleri sektöründe %88, Gıda ve Kimya sektörlerinde %80’in üzerinde. Ülkeler bazında Almanya, Türkiye ve İngiltere’de en yüksek ve Çin’de çok düşük.
  • Atık ve paketleme alanındaki hedeflere ulaşma oranlarında %83 ile Türkiye başı çekmektedir.
  • En yükseği sırasıyla %44, %67 ve %63 ile İngiltere’de olan Tehlikeli Maddeler, Biyoçeşitlilik ve Sorumlu Kaynak Kullanımı alanındaki hedeflere ulaşma oranı tüm ülkelerde düşük seyretmektedir.
  • Sorumlu Kaynak Kullanımı, sektörlerde Tüketim Ürünleri ve Gıda standartlarda da UNGC ve SASB’de diğerlerine göre daha yüksek.
  • Tehlikeli Maddeler, en yükseği Tüketim Ürünleri sektöründe ve Hindistan’da görülmesine rağmen genel olarak tüm sektörlerde düşük seyretmektedir.
Table 14: Social and Governance Targets by Sector Country and Standards

Sosyal Hedefler

  • Tüketim Ürünleri, Gıda ve Telekom sektörlerinde hedeflerinin %90’ına ulaşırken en düşük oran Makine ve Ekipman, İlaç ve Otomotiv sektöründe görülmüştür. Standartlara göre sınıflandırmada en yüksek oran UNGC’ye ait.
  • Şirketlerin %92’si İş sağlığı ve Güvenliği hedeflerini belirlemiştir. Bu alanda en yüksek oran Türkiye’dedir.
  • Çeşitlilik ve Kapsayıcılık: %67 ile Perakende ve Telekom sektörlerinde en yüksek, ama diğer sektörlerde tutarlı olarak (%50’den fazla) yüksek değil. İlaç sektöründe şirketlerin yalnızca %38’i bu alanda hedef belirlemiştir.
  • İnsan Hakları ve İşgücü Uygulamalarında konusunda hedef belirleme oranları en düşüktür. Bu alanda en çok UNGC şirketleri hedef belirlemiştir.
  • Ürün Tasarımı ve Portföy alanında hedef belirleme konusunda en yüksek oran Almanya’dadır.

Yönetişim ile İlgili Hedefler

  • Yönetişim hedefleri, düzenlemeler nedeniyle ve büyük ölçüde ülkeden ülkeye değişen bir biçimde gelişime en açık alan oldu. Entegre Raporlama ve SASB Raporlaması yapan şirketlerde yönetişim hedefleri belirleme oranı en yüksektir.
  • Yönetici ücret ve primlerini açıklama oranı ABD, İngiltere ve Güney Afrika’da %90’ın üstündeyken Hindistan, Çin ve Türkiye’de bu hedef mevcut değildir. Tüketim ürünleri, Makine ve Ekipman ve Otomotiv sektörleri, gelişime açık en çok noktanın bulunduğu sektörler olarak öne çıkmaktadır.
  • Tüm ülkelerde en düşük hedef belirleme oranı uyum alanındadır. Uyum konusunda hedef belirleme İngiltere ve Güney Afrika ile Entegre Raporlama’da en yüksektir.

Değer Zinciri Kapsamı

Sürdürülebilirlik yönetimi, şirketlerin tedarik zincirleri ve ürünlerinin tüm yaşam döngüsü boyunca, ürün portföylerinin tamamı dâhil olacak şekilde, tüm faaliyetlerinin etkilerini yönetme sorumluluğunu üstlenmesini gerektirir. Bu nedenle yönetim kurulları, şirketin kendi faaliyetlerinden kaynaklanan sürdürülebilirlik konularının yanı sıra, değer zinciri ve ürün portföyünün yaşam döngüsü boyunca meydana gelebilecek olumsuz etkileri de en aza indirmeye odaklanmalıdır.

Table 12: Sustainability Targets and Results for Value Chain
  • Küresel Sürdürülebilirlik Liderlerinin neredeyse tümü çevresel, sosyal ve yönetişim ile ilgili sonuçlarını paylaşmaktadır. Bu lider şirketlerin çoğu, aynı zamanda çevresel (%89), sosyal (%85) ve yönetişim ile ilgili (%84) konular genelinde hedef belirlemektedir.
  • Buna rağmen bu şirketlerin yalnızca yarısı tedarik zinciri için hedef belirliyor veya sonuç paylaşmaktadır.

Ekosistemde Sürdürülebilirlik

Sürdürülebilirlik için yalnızca gelen gündemi karşılayan, reaktif bir yaklaşım yeterli değildir. Şirketlerin odağı, kısa vadeli kârdan uzun vadeli etkiye, hissedar merkezli bir bakış açısından paydaş merkezli bir bakış açısına evirilmelidir. Bu değişim yalnızca şirketin faaliyetlerinin olumlu ve olumsuz sürdürülebilirlik etkilerini yönetmeyi değil, aynı zamanda şirketin geniş etki alanı için sorumluluk üstlenmeyi de gerektirir. Sürdürülebilirliğe yönelik eylemlerde önceden hareket eden proaktif bir yaklaşımın öncüsü olan birkaç şirket var. Bu şirketler, geleneksel performans modellerini tamamen elden geçirerek ekosistemleri için liderlik rolü üstleniyor. Fakat bu örnekler, Küresel Sürdürülebilirlik Liderleri arasında bile henüz yaygın değildir.

Bulunduğunuz ekosistemi yönetmek, şirketin faaliyet gösterdiği çevre, toplum ve ağlara yönelik sorumluluk üstlenmeyi kapsar. Çevre bilinci ise gelecek nesiller için doğal kaynakların devamlılığını sağlamak için su kaynaklarının veya biyolojik çeşitliliğin korunması anlamına gelir. Toplum bilinci, topluma yatırım yapmayı ve farkındalık, kampanyalar ve eğitimler yoluyla şirketin faaliyet gösterdiği ekosistemdeki paydaşları olumlu yönde etkilemeyi kapsar. Yönetişim açısından bilinçli olmak ise iş ortamını iyileştirme konusunda sorumluluk üstlenmeyi içerir. Ekosistem sorumluluğu, Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarına yönelik etkiyi hızlandırmak için kamuda, özel sektörde ve toplum genelinde veya aynı sektördeki rakipler arasında alışılmışın dışında ortaklıklarda bulunmayı gerektirir.

Table 13: Sustainability Targets and Results for Ecosystem
  • Tüketim Ürünleri, Gıda ve Doğal Kaynaklar sektörleri, ekosisteme, topluma ve ortaklıklara yönelik hedeflerini açıklama konusunda eşit orana sahip, fakat çevrenin de (%38) içinde bulunduğu daha geniş etki alanının yönetiminde gelişime açık noktalar bulunmaktadır.
  • Topluma yönelik en yüksek hedef oranları sırasıyla Tüketim Ürünleri (%85), Telekom (%85) ve Gıda (%79) sektörlerinde görülmektedir.
  • Ortaklıklara yönelik en yüksek hedef oranları sırasıyla Gıda (%83), Tüketim Ürünleri (%69) ve Doğal Kaynaklar (%63) sektörlerinde görülmektedir.

İyi Uygulama Örnekleri

SKA’lar ile İlişkilendirme

Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA’lar), 2030’a kadar dünya çapında sürdürülebilir kalkınma için belirlenmiş öncelikler ve amaçları temsil eder. SKA’ların amacı, dünya çapındaki sürdürülebilirlik çalışmalarını ortak hedefler çerçevesinde harekete geçirmektir. SKA’lar, sürdürülebilir bir geleceği hedefleyen ortak bir çerçeve olarak, 2015 yılında yaklaşık 200 ülke tarafından kabul edilmiştir. 2019 yılında ise dünya liderleri, SKA’lara yönelik kaydedilen ilerlemeyi değerlendirmek için yeniden toplandı. Bu toplantıda BM Genel Sekreteri, amaçlanandan daha az eylemin hayata geçtiği amaç-eylem açığı senaryosunu ortadan kaldırmanın gerekliliğini vurguladı. 2030 yılına bakıldığında, eğer SKA’lara ulaşmak isteniyorsa kurumların liderlik rolü üstlenip paydaşlarını harekete geçirmesi gerektiği açıkça görülüyor.

Sürdürülebilir bir gelecek için değişimin gerekliliği konusundaki farkındalık ve harekete geçme kararlılığı gün geçtikçe artıyor. Öte yandan hızlı hareket etmek ve ilerlemenin ölçeğini büyütmek gerekiyor. SKA’lar, iş stratejilerini küresel önceliklerle ilişkilendirmek için bir araç olarak kullanılabilir. SKA’lar, gelecekte işletmelerin faaliyet göstereceği çevre ve sosyal yapı üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. SKA’lar; insanlık ve dünyanın en az olumsuz ve en fazla olumlu etkiye maruz kalmasını amaçlayan çözüm ve teknolojilerin iş dünyası liderliğinde geliştirilmesi ve uygulanması için bir fırsat sunuyor.

SKA’lar, gelecekte işletmelerin faaliyet göstereceği çevre ve sosyal yapı üzerinde önemli bir etkiye sahip. Bu nedenle iş dünyası; çevresel sürdürülebilirlik, sosyal kalkınma ve iyi yönetişime yönelik toplu eylemin fitilini ateşleyen bir rol model görevi görebilir. Hedeflerin karmaşık ve çok boyutlu olması, şirketlerin kaynaklarının ortak bir amaç için seferber edilmesini gerektirir. Sorunların küresel boyutundan dolayı aynı sektördeki rakip firmalar, STK’lar ve kurumsal ve kamusal kesimler arasında ilk yatırım maliyetlerini paylaşmak ve uygulamaların etkisini (dönüştürücü nitelikte ölçek ve inovasyon ile) artırmak için yenilikçi ortaklık modelleri gerekiyor.

Öneriler

  1. 1Stratejilerle ilişkilendirmek ve önceliklendirmek: Şirketler; çevresel, sosyal ve yönetişim ile ilgili konuları bünyelerinde değerlendirirken daha proaktif ve ileriye dönük bir bakış açısını benimsemelidir.
  2. 2Paydaşlar için katkıyı ölçmek: Çevresel, sosyal ve yönetişim ile ilgili öncelikleri ilgili paydaş gruplarıyla ilişkilendirilmeli ve etkiler ölçülmelidir. (Ör: Anglogold Ashanti)
  3. 3Etkiyi artırmak için az ama öz alana odaklanmak: Şirket organizasyonunun olumlu etkileri en fazla, olumsuz etkileri en az tutma konusundaki potansiyeline bağlı olarak strateji hedeflerini ilgili çevresel, sosyal ve yönetişim ile ilgili konularla ilişkilendirilmelidir. Bu konulardaki faaliyetlere liderlik ederken bu gündemi aynı zamanda önemlilik kavramı ile ilişkilendirilmelidir. (Ör: General Motors)
  4. 4Spesifik olmak: Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları alt hedefleriyle ilişkilendirme yapılmalıdır. (Ör: MTN Group)
  5. 5Hedef belirlemek ve kaydedilen ilerlemeyi ölçmek: Doğrudan katkınızı ölçün, kilit performans göstergeleri ve SMART hedefler belirleyin. Faaliyetler, öğrenmeye yönelik bir zihniyet ve iş birliği yardımıyla sistemlerde köklü değişikliğe öncü olun ve etkinizi somut bir biçimde gösterilmelidir. (Ör: Linde)
  6. 6Eksikleri gidermek için bir eylem planı oluşturmak ve bu planı paylaşmak: SKA’lar 2030 yılı için uzun vadeli hedeflerdir. Bu nedenle SKA’lara ulaşmak, uzun vadeli düşünme ve öğrenmeye yönelik bir zihniyet gerektirir. Hedeflerine giden yolda eksiklerini fark eden ve bunlara çözüm üretmek için eylem planı açıklayan şirketler, SKA yolculuğunda faaliyetlerini sürekli iyileştirmeye elverişli konumda olacaklardır. Bu şekilde yayımlanan eylem planları, yatırımcılara da durumun üstlenildiğine yönelik olumlu bir işaret niteliğindedir.
  7. 7Etki alanındaki ekosistemi düşünmek: Değer zincirini dikkate alarak değer zincirindeki etkilerini güçlü bir şekilde kullanan şirketler, yarattığı etkiyi de önemli ölçüde artırabilir.
  8. 8Hem sektör hem sistem düzeyinde etkiyi artırmak için ortaklıklar kurmak: İlerleme ve inovasyon hızının artması, gerçek etki yaratmak ve etkinin ölçeğini büyütmek için ortaklıklar esastır.

Bulgular

Sustainable Development Goals
  • Geçen yıla kıyasla SKA’ları benimseme yönünde olumlu bir eğilim var, ancak özellikle sonuçların SKA’lar ile ilişkilendirilmesinde gelişime açık noktalar bulunuyor: SKA’lar ile bağlantı kurma, stratejide (%62’den %73’e) ve sonuçlarda (%48’den %59’a) %11 artmıştır.
  • Sonuçlarını SKA’lar ile ilişkilendiren şirketlerin %38’i (44 şirket, tüm şirketlerin %21’i) 6–10 hedef için, %12’si (14 şirket) beşten az hedef için, %59’u ise 10’dan fazla hedef için bu ilişkilendirme sürecini gerçekleştiriyor. Öte yandan herhangi bir SKA’da ilerleme kaydedebilmek için spesifik hedeflere odaklanılması gerekmektedir.
  • Geçen yıla benzer olarak bu yıl da strateji ve sonuç ilişkilendirmesi en fazla SKA 8 (%61, %53), SKA 13 (%59, %52) ve SKA 12 (%57, %48) ile gerçekleşti. Bu SKA’lar, şirketlerin temel değer önermesiyle daha yakından ilgili hedeflerdir.
  • Strateji ve sonuç ilişkilendirmesinde en yüksek artış SKA 3 – Sağlık ve Kaliteli Yaşam (%13, %14), SKA 5 – Toplumsal Cinsiyet Eşitliği (%12, %13) ve SKA 12 – Sorumlu Üretim ve Tüketim’de (%12, %13) gerçekleşmiştir.
  • Strateji ve sonuç ilişkilendirmesinin en düşük olduğu SKA’lar ise SKA 16 (%29, %24), SKA 14 (%27, %24), SKA 2 (%30, %27) ve SKA 1 (%32, %28) olmuştur.
There is a Gap Between Strategy Alignment with SDGs and Sharing Results of Actions Taken About SDGs in Every Country
  • SKA’lar ile strateji ve sonuç ilişkilendirmesinin %80’ı aşkın oranlarla en fazla olduğu ülkeler Türkiye, Güney Afrika ve İngiltere olurken en az olduğu ülkeler, %65’in altındaki oranlarla Hindistan ve Çin olmuştur.
  • Strateji ve sonuçların SKA’lar ile ilişkilendirilmesi arasında en büyük açıklar, %25 ile Türkiye’de ve %17 ile ABD’de olmuştur.
There is a Gap Between Strategy Alignment with SDGs and Sharing Results of Actions Taken About SDGs in Every Sector
  • Stratejisi SKA’lar ile en uyumlu olan sektörler %91 ile Doğal Kaynaklar, %85 ile Telekom, %83 ile Gıda ve %81 ile Enerji Hizmetleri sektörleridir.
  • Stratejisi SKA’lar ile en az uyumlu ve sonuçları SKA’lar ile en az bağlantılı sektör, Makine ve Ekipman sektörüdür.
  • Sonuçları ve SKA’lar arasında en çok bağlantı kuran sektörler, %74 ile Kimya ve %72 ile Doğal Kaynaklar sektörleridir. Bu iki sektörü sırasıyla Telekom, Gıda ve Enerji Hizmetleri takip etmektedir.
  • Strateji uyumu ve sonuçların ilişkilendirilmesi arasında en büyük açıklar, %24 ile Tüketim Ürünleri ve %19 ile Doğal Kaynaklar sektörlerindedir. Bu açıklar, %4 ile Kimya ve %7 ile Otomotiv, Makine ve Ekipman sektörlerinde en düşüktür.
SDG 3, 8, 12, and 13 Embraced Mostly in Every Sector
  • Tüm sektörlerde şirketler, stratejilerini ortalama 6-7 SKA ile ilişkilendiriyor. Tüketim Ürünleri ve Doğal Kaynaklar sektörlerindeki şirketler ise stratejilerini 12-13 SKA ile ilişkilendirmektedir. SKA’lar ile bağlantı kurma konusunda sektör bazında Makine ve Ekipman, her birinde %30’dan az olmak üzere tüm SKA’lar için çok düşük bağlantıya sahiptir. Bu farklar, tüketiciye dönük sektörlerin küresel hedefler ve sürdürülebilirlik gündemine yönelik çalışma konusunda kamu duyarlılığından etkilendiğine işaret ederken, Makine ve Ekipman gibi işletmeden işletmeye (B2B) faaliyet gösteren sektörler, küresel hedefleri benimsemekte daha yavaş kaldığı gözlemlenmiştir.
  • Birkaç geride kalan sektör hariç SKA 8, 12 ve 13, neredeyse tüm sektörlerdeki şirketlerin yarısından fazlası tarafından benimsenmiştir. Farklı sektörlerde bazı spesifik SKA’lar da %50'den yüksek oranda benimsenmiştir: Otomotiv sektöründe 5, 7, 11; Kimya sektöründe 3, 6, 7, 9; Perakende sektöründe 3, 4, 10; Telekom sektöründe 3, 4, 5, 9; Enerji Hizmetleri sektöründe ise 5, 7, 9, 11, söz konusu spesifik SKA’lara örnektir. İlaç sektörü, SKA 3'te en yüksek yüzdeye sahiptir, ancak diğer tüm SKA’ların %50’nin altında olmasından anlaşılacağı üzere sektör çapında standart bir SKA’sı yoktur.
  • Küresel Sürdürülebilirlik Liderlerinin yarısından azı stratejilerini tüm sektörlerdeki SKA’lar ile ilişkilendirdiğinden dolayı, iklimi iyileştirme yönünde harekete geçmek için ortaklık kurulması gerekiyor. SKA 17 - Amaçlar için Ortaklıklar; Tüketim Ürünleri, Gıda ve Doğal Kaynaklar sektörlerindeki şirketlerin % 60'ından fazlası tarafından benimsenmiştir. İlerlemeyi hızlandırmak için sektör içi ve sektörler arası ortaklıklar kurulması gerekiyor. Listelenen SKA’larda belirli sektörler, belirli hedeflerde harekete geçme konusunda liderlik rolü üstleniyor (bir başka deyişle, sektördeki şirketlerin yarısından fazlası stratejilerini spesifik bir SKA ile ilişkilendiriyor): SKA 1, Doğal Kaynaklar; SKA 2, Gıda; SKA 11, Otomotiv ve Enerji Hizmetleri; SKA 14 ise Tüketim Ürünleri sektöründe bu SKA’lara örnektir.